top of page

TOPLUMSAL DEĞERLER, DİN VE İKTİSADİ KALKINMA

yaşamanın/var olmanın gayesi, kendi tabiliği içinde hayatın devamlılığını sürdürebilmekten ibarettir. İktisadın bu çerçevede, çok büyük bir rol üstelendiğinden ve dolayısıyla önemli bir uğraşı alanı olarak karşımıza çıktığından en ufak bir endişe yoktur. Oysa son dönemde; para, banka, borsa, döviz, kur, faiz, yabancı sermaye ve enflasyon gibi sığ kavramlara hapsedilen iktisat; kar ve zararın ötesinde, iyi kötü, hayır şer, günah sevap, sevinç hüzün, vb. insana ait her ne varsa içine alan, değerler bütününden müteşekkil çok boyutlu bir çalışma alanıdır.

 

Bu itibarla temelde üretim tüketim ve paylaşım gibi üç temel faaliyeti merkezine olan iktisat bilimi; sosyoloji, psikoloji ve tarih hatta antropoloji gibi çok farklı disiplinlerle yakın temas çalışma yapmak zorundadır.

 

Dolayısıyla, bütün az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde olduğu üzere, Ülkemizde de İktisadi alandaki yetersizlikler üzerinde yapılan çalışmalarda, yukarıda bahsedilen, bir manada yetersizliklerin sonucu ve kendisi olan sığ kavramlardan sıyrılıp, meselenin özüne inilememektedir.

 

Yukarıda değinildiği üzere, esasen üretim, tüketim ve paylaşımdan oluşan iktisadın asıl konusu, söz konusu bu üç faaliyeti hakkıyla yerine getiren ya da bu konuda yetersiz kalan insandır.

bottom of page